TMO ÇALIŞANLARI KÖLE DEĞİLDİR KAMU EMEKÇİLERİNE UYGULANAN ŞİDDETE DUR DİYELİM !!!
Daha bir ay olmadı. Uyardık. Dava açtık. Sesimizi duyan olmadı. Toprak Mahsulü Ofisi çalışanları köle değildir dedik. TMO çalışanları kamu emekçisidir alnının teriyle çiftçinin alın terini üretimini soframıza sunandır dedik. Bu çalışma temposuna bu hukuksuzluğa hiçbir beden dayanamayacağı gibi, kamu emekçileriyle çiftçileri karşı karşıya getiriyorsunuz dedik.
Gerek çalışan emekçinin azlığı gerekse de Müdürlükler düzeyinde iyi planlamanın olmaması,4 mevsim ürün hasadının ve sürekli tarım ürünü ithalatının olduğu Ülkemizde TMO emekçilerinin nerdeyse yılın 12 ayı, tatil ve hafta sonları dahil olmak üzere mesai mefhumu bir çalıştırılma koşulu ile karşı karşıyadırlar. Böyle bir çalıştırılma biçimini tarif etiğimiz kamu emekçisini insanca çalışma koşullarından azad ederek daha çok köleleştirilmek istendiği sonucuna varmaktadır. Bu çalışma biçiminin; TMO Emekçileri için çalışma, toplum refleksinden uzaklaşma, ailesi ile plan yapamamanın ifadesi haline geldiğini, yapılan düzenlemelerin, kısaca aile birliğinin bozulmasına, iş barışının ortadan kaldırılmasına neden olan uygulamalar olduğunu söyledik.
TMO da çalışan emekçi sayısının sürekli azalırken, iş yükünün arttığını, belirsiz mesai saatleri, gece yarılarına kadar çalışma, iş güvensizliği ve çalışma koşuları göz önünde bulundurulduğunda emekçilerin psikolojik ve aile sorunlarının arttığını görüyoruz.
Çiftçilerimizin randevu sistemiyle TMO kapısında saatlerce bekletildiğini, TMO’nun birçok yerde çiftçiye randevu vermediğini, randevu sisteminin işlevsel olmadığını, üretici şikayetlerini, TMO’nun bölgelerde bulabilirse depo kiraladığını ama bulamadığı yerde de ürün alamadığını, ürününü satamayan üreticinin ise tüccara gittiğini, tüccarın da ürünü düşük fiyattan almaya çalıştığını söyledik. Çiftçilerin emeğini görüyor ve en iyi şekilde üretim politikalarının geliştirilmesi girdi maliyetleri ve üretim zorluğunda piyasaya mahkum edilmelerini kabul etmiyoruz. Tüm bu sorunların yetersiz planlama ve üretimi gören politikaların uygulanmamasından kaynaklandığını biliyoruz. TMO’nun çalışan eksiği yüzde 50 civarındayken iş planlamasını çalışan emekçilere yüklenilmesini ve işgücü ihtiyacının görmezden gelinmesini kabul etmiyoruz. Tarım Bakanı ve Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğünün acilen çözüm üretmesi gerektiğini bir kez daha yineliyoruz.
Daha bir ay önce bu değerlendirmeleri yaparak kamunun birçok alanında yaşanan şiddetin bir örneğini de TMO’da yaşanacağını söyleyerek uyardık. Sözümüz maalesef duymazlıktan gelindi. Geçtiğimiz hafta bu öngörümüz Afyon Dinar TMO ürün alım ajansında gerçekleşti. Ürün alımı sırasında bir üretici tarafından alım sürecini yürüten kamu emekçisi arkadaşımız fiili ve sözlü saldırıya uğrayarak darp edilmiştir. Saldırıyı gerçekleştirenler hakkında bir tutanak tutulmadığı gibi, söz konusu kişiler elini kolunu sallayarak kurumdan uzaklaşmıştır. Tarım ve Orman Hizmet Kolunda çalışan, kamu emekçileri tarladan, ahırdan ve sucul alanlardan soframıza gelene kadar halkın sağlıklı gıda tüketmesi için çalışıyorlar.
Bu olaydan öncede Tarım ve Orman bakanlığı çalışanlarına sonucu ölümle de biten birçok sözlü, fiziki ve silahlı saldırı gerçekleşmiş olmasına rağmen caydırıcı önlemlerin alınmadığı ve adalet sisteminin yetersiz/duyarsız kaldığı ortadadır. Bu olayda şiddete maruz kalan TMO çalışanı arkadaşımıza yapılan saldırıyı kınıyor olayın her aşamasında arkadaşımızın yanında olacağımızı, olayın takipçisi ve zanlıların gerekli cezaları da almaları için çaba harcayacağımızı da kamuoyuna duyururuz.
TARIM ORKAM-SEN
MERKEZ YÖNETİM KURULU
TARIM ORKAM-SEN GENEL MERKEZİ ADAKALE SOKAK ADA APT. 8 / 7 KIZILAY /ANKARA
TEL : 0312 430 58 11 – 12 FAKS: 0 312 430 15 63 e-posta: tarimorkam2001@gmail.com www.tarimorkamsen.org
