Cumartesi, Nisan 27, 2024

TMO Raporu

Kamuoyunun dikkatine: 07 Ağustos 2023 Pazartesi günü Derince/Kocaeli limanında Toprak Mahsulleri Ofisi silolarında ihmal sonucu gerçekleşen patlama; 2 emekçinin ölümüne 12 emekçinin ise yaralanmasına neden olmuştur. Patlama bölgesine ziyarette bulunan heyetimizin incelemeleri ve yaptıkları görüşmeler neticesinde, daha önce sendikamız tarafından tespit edilerek düzeltilmesi için defalarca uyararak çağrı yaptığımız yetersiz emekçi ve angarya çalışma koşulları bu elim olayın en önemli nedenlerindendir. Yaptığımız uyarılara rağmen gerekli önlemleri almayarak görevlerini ihmal eden Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) ve Tarım Bakanlığı yetkilileri bu acı olaydan sorumludurlar. Bu vahim olayın bir kez daha yaşanmaması için yetkililere tekrar sesleniyoruz. TMO emekçilerine köle muamelesi yapmaktan vazgeçin, emekçiler üzerindeki angarya çalışma koşullarının düzeltilmesi için yeterli kamu emekçisi istihdam edin. TMO emekçilerinin hayatını parçalayan, yorgun ve yılgınlığa düşüren görevlendirmelerden vazgeçin. Patlama esnasında kaynak yapıldığı ve kamera görüntülerinin tahrif edildiği gibi iddialarda çok vahimdir ki işi bilmeyen liyakatsiz atamalardan vazgeçin. İşçi sağlığı ve işçi güvenliği konusunda ki önlemleri alıp uygulayın.

07.08.2023 günü Kocaeli Toprak Mahsulleri Ofisinde gerçekleşen patlama üzerine incelemelerde bulunan heyetimizin raporudur:

Tarım Orkam-Sen İstanbul Şubemizin Yönetim Kurulu üyeleri ve Ziraat Mühendisler Odası Kocaeli Şubesi Yönetim Kurulu üyelerinden oluşan heyetimiz,09.08.2023 tarihinde, 07.08.2023 günü Kocaeli TMO Başmüdürlüğü’nde gerçekleşen üzücü patlama üzerine incelemelerde bulunmak üzere Kocaeli TMO Başmüdürlüğü’ne ve hastanede yatmakta olan yaralı emekçilerin ailelerine ziyaret gerçekleştirmiştir.

Kocaeli TMO Başmüdürlüğü’nde görevli tüm yönetici ve çalışan emekçilere geçmiş olsun ziyareti ardından gerçekleşen görüşmeler sonrasında, patlamanın yaşandığı siloların bulunduğu alana da gidilmiştir. Savcılığın duruma el koyması ve cezai soruşturmanın da başlamış olması sebebiyle patlamanın olduğu alan yapılacak incelemeler için çevrelenerek kapatılıp koruma altına alındığından, olay mahalli sadece uzaktan görülebilmiştir.

Kocaeli TMO Başmüdürü ve Başmüdür yardımcısı ile yapılan görüşmede geçmiş olsun dileklerimiz iletilmiştir. Patlamanın neden kaynaklandığına ilişkin görüşleri sorulduğunda, buğday ve arpa tozu sıkışmasından kaynaklı olduğunu tahmin ettiklerini belirtmişlerdir. Başmüdürlüklerinde 60 adet silolarının olduğunu ve 13 silonun patlamadan etkilendiğini, toplam 60 silonun kapasitesinin 90 bin ton olduğunu ifade etmişlerdir. Patlama dolayısıyla gemilerle limana gelen ürünlerin aktarımında yaşanan sıkıntıyı aşmak üzere gemilerin Kandıra bölgesine yönlendirildiğini belirtmişlerdir. Basında yer alan patlamadan zarar gören, dökülüp saçılan buğday ürününün ekmeklik buğday olarak kullanılacağı haberlerinin doğru olup olmadığı, kimyasal bir bulaşıl riski hatırlatılarak sorulduğunda Başmüdür tarafından dökülen saçılan bir ürün olmadığı, patlama sonrası silolardan açılan yarıklara da dökülmenin olmaması adına bir müdahalede bulunulmadığı ifade edilmiştir. Yine basında çıkan patlamanın yaşandığı gün saat 16:00’da personelin mesaiye başlayıp başlamadığı hem Başmüdüre hem de görüştüğümüz kamu emekçilerine sorulduğunda bu haberin de doğru olmadığı belirtilmiştir. Kurum Başmüdür ve Başmüdür Yardımcısı, gemilerden aktarım yapılırken ortaya çıkan tozun, hava ile teması ve hava sıcaklıklarının artması ile buğday veya arpa içinde olabilecek kızgın bir metalle karşılaşması ile dahi patlamanın ortaya çıkabileceğini belirtmişlerdir.

İdari binada yer alan kamu emekçilerine geçmiş olsun ziyaretlerimizde bütün emekçilerin çok yılgın ve üzgün oldukları gözlemlenmiştir. İdari emekçilerden bir arkadaş; kuruma ilk atamasının kamu emekçisi vasfıyla olmasına rağmen ilerleyen zamanda yöneticilerin “Memur (Tartı)” şeklinde görev tanımı yaratıp, idari kısımdan teknik kısma kaydırma yapabilmelerinin önünü açtıklarını ifade etmiştir. Bu kamu emekçisi arkadaşımız, ‘’ben bu kuruma idari kamu emekçisi olarak başladım ancak tartı memuru olarak da kantar bölümünde çalıştırılabiliyorum’’demiştir. Kendisine farklı yerde görevlendirilmesi üzerine, o iş özelinde iş ve iş güvenliği eğitimi görüp görmedikleri sorulduğunda, dışarıdan alınan ve genel olarak tüm emekçilere verilen eğitim dışında özel bir eğitime tabi tutulmadıklarını, yapılacak işi o bölümde önceden çalışan bir çalışma arkadaşından öğrenmek durumunda kaldıklarını belirtmiştir.

İdari işler dışında hali hazırda teknik anlamda bir çalışma ortamı yoktu. Tarafımızca hiçbir taşeron işçiye rastlanmadı. Sadece TMO kadrolu kamu emekçisi ile görüşme şansımız oldu. Toplamda 12 yaralının 2’sinin durumunun ağır, diğerlerinin daha hafif yanıklarla patlamadan etkilendiklerini emin olmamakla birlikte öğrendik. Ziyaretimiz sırasında, taşeron firma çalışanlarından 19 yaşındaki bir işçi arkadaşımızın vefat ettiği haberini aldık. Sonraki günlerde de TMO’nun kendi personeli olan ve olay anında siloların hemen arkasındaki kantar bölümünde tartım memuru olarak görev yapan diğer ağır yaralı Elif DAYIOĞLU’nun ölüm haberi geldi. Diğer 12 yaralı TMO’nun dışarıdan hizmet aldığı firmanın taşeron işçileri olup, bu işçilerin ne koşullarda, hangi güvence ya da güvencesizliklerle çalıştıkları bilgisine erişemedik. Bu konuda araştırmalarımız devam ediyor.

Yapılan görüşmelerde alım dönemlerinde ihtiyaca binaen geçici görevlendirmeler, geçici görevlendirme yerlerinde yemeğe ulaşım sıkıntıları, çok az emekçi ile insani olmayan sürelerde çok yoğun çalıştırılma, tüm teknik kamu emekçileri tarafından ifade edilmiştir. Kamu emekçileri, geçmişte 15 bin olan TMO çalışan sayısının bugün toplamda sadece 3 bin olduğunu belirtmişlerdir. Geçici görevlerde 15 saate varan çalışmalarda mesai ücreti olarak 50 saate kadar saatlik 20 TL, 50 saat üzeri mesai için saatlik 4,5 TL mesai ücreti aldıklarını söylemişlerdir. Teknik kamu emekçileri, 399 sayılı KHK çerçevesinde çalışanlara her sene bir sözleşme imzalatıldığını ve bu sözleşme ile 399 sayılı KHK’nın 3. ve 9. maddesi çerçevesinde yöneticilerin takdiri ile ilk atanılan görev vasfı dışında farklı bir vasıfla ve ‘ihtiyaca binaen’ farklı illerde çalıştırılmasının önünün açıldığını söylemişlerdir. Böylelikle düz bir kamu emekçisi kantar ‘memuru’ olarak çalıştırılmakta, elektrik teknisyeni bekçi olarak ya da ürün alımında geçici görevle görevlendirilmektedir. Sanırız ki hayatını kaybeden TMO emekçisi Elif Dayıoğlu da unvan olarak büro kamu emekçisi olup, istemediği halde kantar ‘memuru’ olarak çalışırken bu beklenen iş kazasına maruz kalmıştır.

Teknik kamu emekçileri, kaynak yaparken ya da taş keserken ortaya çıkan kıvılcımların, kurum tarafından verilen koruyucu kıyafetleri çok çabuk tutuşturabildiğini, koruyucu kıyafetlerin bu küçük kıvılcımlara dahi dayanıklı olmadığını belirtmiştir. Tekrar belirtmek gerekir ki A Sınıfı riski taşıyan Kocaeli Derince TMO Başmüdürlüğünde iş sağlığı ve güvenliği desteği yine dışarıdan hizmet olarak alındığı ve daimi bir İSG uzmanının işyerinde bulunmadığı söylenmiştir.

Silolar tarafında çalışan teknik kamu emekçileri, bir süredir silolardan taşıyıcı araçlara ürün boşaltımı yapan alet ekipmanda, borularda yırtıkların ve deliklerin olduğu, sürekli bir tozutmanın ortaya çıktığını, toz içinde çalıştıklarını ve bunu da idareye bildirdiklerini söylemişlerdir. İdarenin bu hususta tespit içeren bir dilekçeyi kayda almadığı ve sümen altı ettiği belirtilmiştir. Sonrasında ise idarenin de durumu fark edip bir revizyon, tamirat, tadilat programı belirlediği ancak alım döneminin yoğunluğu ile revizyon için gönderilen kamu emekçilerinin aceleyle başka illere geçici görevlendirdiği belirtilmiştir. Bu durumda patlamanın tam sebebi bilinmese dahi, uygun olmayan koşullarda çalışan emekçileri ve depolanan ürünlerin korunması için tespit edilen aksaklığın giderilmesi gerektiği açıkça görülmüşse de eksik personelle çalışmanın, personeli her işe koşturmanın sonucu olarak bu tozutmanın engellenmemesi belki de bu iş cinayetine sebep olmuştur.

Ziyaret ve görüşme heyetimize dahil olan Kocaeli ZMO yönetiminden arkadaşımızın patlamaya sebep olabilecek ihtimaller konusundaki bir tahmini de tahıl bulunan ambar, silo, konteynır, gemilerde uygulanan fumigasyon işleminde kullanılan oldukça zehirli, yanıcı ve patlayıcı bir etkiye sahip alüminyum fosfitin kullanılmış olabilmesidir. Bu hususta olaya savcılığın el koymasıyla alınacak numune analiz sonuçlarına bakmak gerekli ve önemli olup bu sonuçların soruşturma tamamlandıktan sonra şeffaf şekilde tüm kamuoyuyla paylaşılması gerektiğinin bir kez daha altını çizeriz.

Yapılan görüşmelerde vurgulanan diğer bir husus ise Kocaeli Derince TMO Başmüdürlüğü’nün yer aldığı arazinin limanların özelleştirilmesi ile birlikte Safiport Derince Safi Derince Uluslararası Liman İşletmeciliği A. Ş. firmasına satılmış olması ve Kocaeli Derince TMO Başmüdürlüğünün kendi yerinde artık bu firmanın kiracısı durumunda olmasıdır. Bu konu Kocaeli Derince TMO Başmüdürlüğünün arazisinden çıkarmak zorunda bırakılması amacına dönük bir girişime hizmet edilip edilmediğini insanların akıllarına getirmiştir.

Başmüdürlükte yapılan görüşmeler sonrası  o gün ağır yaralı olarak Kocaeli Şehir Hastanesinde bulunan TMO personeli Elif DAYIOĞLU’nun hastanede bulunan ailesine geçmiş olsun ziyaretine gidilmiştir. Kendisinin yoğun bakımda olduğu, durumunun ağır olduğu ailesi ve yakınları tarafından ifade edilmiştir. Lise çağlarında olan 2 oğlu annelerinin maruz kaldığı haksızlıklar ve yaşam hakkının tehlikeye girdiği bu patlama ile ilgili tüm girişimlerde bulunacaklarını belirttiler ve sendikamızdan da bu konuda girişimlerde bulunulmasını talep ettiler. Ancak tam bu sırada, bir şahıs konuşan çocuklardan birini alarak yanımızdan uzaklaştırdı. 2-3 Dakika sonra tekrar yanımıza gelen bu çocuk annemin adını basında geçirmeyin ama bu haksızlık için girişimlerde bulunun dedi. Evlerinin işyerine çok yakın olduğunu, annesinin istemediği halde çok uzun saatler çalıştırıldığını, gece 2’lerde eve belirtti. Dayanışma ve iyi dileklerimizi ilettiğimiz ailenin yanından ayrıldığımızda görüşme heyetimizde bulunan Kocaeli ZMO yöneticisi arkadaşımız, konuşan çocuğu götürenin Kocaeli Toçbir Sen Şube Başkanı Veteriner Hekim Ceyhun adlı şahıs olduğunu belirtti. Daha sonra bizi arayan Başmüdürlükteki üyemiz, bizim Başmüdürlükten ayrılmamız sonrası Toçbir Sen’in kendi üyeleri ile hızlıca toplantı yaptığını ve hastaneye gittiğimizi öğrenip hastaneye doğru yola çıktıklarını belirtti. Bugün için aiesini ziyaret ettiğimiz TMO emekçisi Elif DAYIOĞLU arkadaşımızın geçen hafta tedavi gördüğü hastanede vefat ettiğini belirtiriz.

Taşeron işçi arkadaşlarla ilgili ailelere ulaşma çabamız sürmekte olup gözlem ve duyumlarımız bu şekildedir.

Tarım Orkam-Sen Genel Merkezi olarak bir kez daha böylesi vahim acıların yaşanmaması için sorumluların yargılanmasını, gerekli tüm önlemlerin alınmasını tüm yetkililerden talep ederiz. Hayatını kaybeden kamu emekçileri ailelerine, yakınlarına ve tüm çalışma arkadaşlarına başsağlığı ve sabır, yaralı kamu emekçileri ve ailelerine geçmiş olsun dileklerimizi bir kez daha iletiriz. 25.08.2023

 

 

 

 

 

TARIM ORKAM-SEN

MERKEZ YÖNETİM KURULU

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

KESK HABERLER

engage in videoATL@LAD Gm3: Mattingly upon Puigutes effect inside NLDS