image


Tarım Orkam-Sen olarak, 20 Eylül 2025 tarihinde gerçekleştirdiğimiz “Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Çalıştayı” sonucunda hazırladığımız kapsamlı raporu bugün kamuoyu ile paylaşıyoruz. Bu rapor, TKDK çalışanlarının yıllardır süregelen statü belirsizliği, özlük hak kayıpları ve güvencesizlik sorunlarını ortaya koymakta; çözüm için somut öneriler içermektedir.


BASINA VE KAMUOYUNA

Kamu tüzel kişiliğine sahip, idari ve mali özerkliği bulunan TKDK’da görev yapan uzman, destek personeli ve idari uzmanlar, yıllardır belirsiz bir hukuki statü içinde çalışmaktadır. Kadroya geçirilmeyen, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’ndan doğan güvencelerden mahrum bırakılan çalışanlar, her yıl yenilenen sözleşmeleriyle geleceği belirsiz bir rejime mahkûm edilmiştir. Bu durum yalnızca çalışanların değil, kırsal kalkınma politikalarının sürdürülebilirliğini de tehdit etmektedir. Zira TKDK personeli, ülkenin dört bir yanında yürüttüğü Avrupa Birliği destekli IPARD programları kapsamında bugüne kadar 4 milyar avronun üzerinde yatırım ve 100 bini aşkın istihdam yaratılmasını sağlamıştır. IPARD I ve II programlarında yüzde 99’un üzerinde fon kullanımıyla Türkiye, AB ülkeleri arasında en başarılı ülke olurken, bu başarıyı sağlayan kurum TKDK’dır.



HAK KAYIPLARI VE ÜCRET ADALETSİZLİĞİ GÜNDEN GÜNE DERİNLEŞİYOR.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişle birlikte, TKDK personelinin emsalleri olan Başbakanlık uzmanlarıyla ücret dengesi bozulmuş; ikramiye, arazi tazminatı, fazla mesai ve giyim yardımı gibi haklar kaldırılmıştır. Aynı işi yapan kurum personelleri arasında ciddi ücret farklılıkları oluşmuş; eşit işe eşit ücret ilkesi açıkça ihlal edilmiştir. maaşlarının yarı yarıya düşürülmesiyle iş barışını zedeleyen ayrımcılıkla karşı karşıya kalmıştır. Bu süreçte, personel görev tanımı dışında ağır iş yüküne maruz bırakılmakta; projelerin hazırlanmasından 5 yıllık izleme süreçlerine kadar yüksek mali ve cezai sorumluluk taşımaktadır. Ancak emeğinin karşılığını alamamaktadır. Anayasa’nın 55. maddesi “Ücret emeğin karşılığıdır” derken, TKDK personelinin emeği bu ilkenin çok uzağında bırakılmıştır.

TARIM ORKAM-SEN OLARAK TARIM VE KIRSAL KALKINMA DESTEKLEME EMEKÇİLERİ İÇİN TEMEL TALEPLERİMİZ ŞUNLARDIR.

1.       TKDK çalışanlarının hukuki statüleri netleştirilmelidir.

2.       Kadro, sınıf ve unvan tanımları, merkez-taşra ayrımı yapılmaksızın belirlenmelidir.

3.       TKDK da destek personeli unvanı ile çalışan personelin unvanı yaptığı işlere uygun olarak 'idari ve mali hizmetler uzmanı' olarak değiştirilmelidir.

4.       TKDK personeline arazi tazminatı, kontrol ilave ödemesi ve fazla mesai ücretleri tanınmalıdır.

5.       5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu kapsamına alınarak kurumun mali yapısı güçlendirilmelidir.

6.       Hususi (yeşil) pasaport hakkı tanınmalı; teknik destek tedbirleri kapsamındaki ödemeler personele yapılmalıdır.



KIRSAL KALKINMA EMEKÇİNİN GÜVENCESİYLE MÜMKÜNDÜR

TKDK çalışanlarının hukuki güvenceden yoksun bırakılması, yalnızca bir çalışma hakkı ihlali değil; Türkiye’nin kırsal kalkınma kapasitesine vurulan bir darbedir. Bugün bu emeğin karşılığı verilmezse, yarın kırsal üretimin sürekliliği, denetim mekanizmalarının tarafsızlığı ve kamu kaynaklarının etkin kullanımı tehlikeye girecektir.

Tarım Orkam-Sen olarak, TKDK personelinin uğradığı haksızlıkların giderilmesi için mecliste, sahada ve hukuk zemininde mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. TKDK personelinin hukuki statü sorununa ilişkin devam eden davanın duruşması yarın görülecek olup mahkeme heyetinden ivedilikle karar vermesini bekliyoruz. TKDK emekçilerinin sesi olmaya, adalet ve güvenceli çalışma hakkı için yanlarında olmaya devam edeceğiz.

 

YAŞASIN TARIM ORKAM-SEN

YAŞASIN KESK


Rapor Link: https://tarimorkamsen.org//files/file_68ec9d32a39db.pdf


TARIM ORKAM-SEN GENEL MERKEZİ

13 Ekim 2025 – Ankara